Ağu
Ego sum qui sum
Beni bağrına bas, her kimsen..
Sana, içimden derinlerde bir parça sunuyorum, karşılıksız ve büyükçe. Orada gölgeler biriktiriyorum sana hayallerimden, beni tanı istiyorum, insan hayallerinde gizlidir biliyorum. Gölgeler ve gölgeler, nasıl olsa sen siyahı seversin diye, bir şekilde biliyorum..
Çok oyunlu bir dünyada yalansız bir toprak vaad ediyorum sana, siyah. İstiyorum ki tek renk sen ol. Duygular bile cümlelere döküldüğünde saflığını kaybeder, o yüzden ben de seni bağrıma basacağım, duyguları en saf halinde, kaynağından duy diye.
En önemlisi de sana inanacağım, yüz kere bin kere kandırsan da, sana inanacağım..
(Buradan sonrasının yavaş okunması daha makbul)
Ah ahh, bugüne kadar nasıl da safderunmuşum, nasıl alazalik. Tam şu anda, tam önünde, bil ki tam karşında nefes alıyor, bunların hepsini aslında, karşında eğilip kulağına fısıldıyorum, çok yakınındayım. Gözlerinden hayalim kaybolurken, sana gündüzümün izlerimi bırakıyorum. Büyük bir yola pek de izlenmeyesi kırıntılar döküyorum. Sana karanlıkta senin için görmeyi vaad ediyorum. Kırılmayan düşleri reddediyor, gerçeği sunuyorum. Korkularına giden yollara acil çıkışlar açıyorum, mutluluğunu önemsiyorum.
Açık açık söylüyorum kolay olmayan bir yalan bu. Herkes yalanı inandırıcılık için söylerken ben tam tersini, gerçek yalanı sunuyorum sana. Gerçekler nasıl olsa önce yalanlarda can bulur. En güzel ormanlar bile yalanlarda daha yeşildir.
Son olarak; sana, seviyorla biten papatya bahçelerinde geçmişi bir uçurtmanın kuyruğuna bağlamayı öneriyorum, öylece rüzgara bırakılan bir uçurtmanın kuruğuna.. Siyahlarımıza grimsi renkler katmamak adına..
Ve işte ben tam karşındayım sevgili okuyucum, sen neredesin acaba..
18Ağu
”Son olarak; sana, seviyorla biten papatya bahçelerinde geçmişi bir uçurtmanın kuyruğuna bağlamayı öneriyorum, öylece rüzgara bırakılan bir uçurtmanın kuruğuna.. ” cümlelerin ve benzetmelerin çok orjinal..
18Ağu
muhteşem yazıyosun.bu yazını çok kereler okudum ve her seferinde gözlerim doldu,sesim boğuldu…ama neden yenilerini eklemiyosun?merak içerisinde takipteyim
18Ağu
Aslında çok fazla yazıyorum bu aralar, fakat yayınlamaktan çekiniyorum. Çok fazla yazı birikti ve onlara her baktığımda sanki depresyondaymışım gibi geliyor bana. Neşeli bir şeyler yazmadan yazı yayınlayamayacağım galiba.
18Ağu
yani yazdıklarından biz mahrum olcaz,neyse sağlık olsun.son zamanlarda depresyonu hayat tarzı haline getirmiş biri olarak,neşeli de olsa kendime depresif bir yan çıkarabileceğim için okumaktan zevk alacağım yazılarını beklemekteyim,şimdiden eline,emeğine,yüreğine sağlık 🙂